top of page

12 Ocak 2025

  • Yazarın fotoğrafı: Turhan Oral
    Turhan Oral
  • 12 Oca
  • 2 dakikada okunur

12 Ocak 2025

GÖZLERİ DÖNMÜŞÇESİNE,

SİNEKTEN YAĞ ÇIKARTIR GİBİ

2025 yılı asgari ücreti 22 bin 104 TL olarak belirlendiğinde iki önceki yazımda;

“2024 enflasyonunun yüzde 50’ye dayandığı bir ortamda, devletin vergi gelirlerinin yüzde 44, işverene asgari ücret desteğinin yüzde 42 arttığı bir tabloda, asgari ücrete sadece yüzde 30 artış yapmanın Hükümet adına ciddi bir hesabı olmalı!” demiştim.

TÜİK, Tüketici fiyat endeksine göre Aralık ayı fiyat artışını yüzde 1,03 olarak açıkladığında, bir önceki yazımda;

“İstanbul Ticaret Odası Aralık ayı fiyat artışını yüzde 1,74 olarak açıklarken bağımsız araştırma kurumu ENAG yüzde 2.34 olarak açıkladı. 2024 yılı boyunca TÜİK ile diğer iki kurum arasındaki fark ilk kez bu kadar açık oldu”

demiş ve iktidarın, yılın son ayında bu kadar acımasız davranarak işçiyi, memuru, emekliyi, tüm emekçileri açlık ile tehdit ettiğini belirtmiştim.

***

İktidarın, sinekten yağ çıkartırcasına yılın son ayında neden bu kadar ince hesaplar yaptığını, Prof. Dr. Aziz Çelik hocamızın, X hesabında, “Kıdem Tazminatına Çöktüler” yazısını okuyunca anladım.

Prof. Dr. Çelik, askeri darbe öncesi 1980 yılında Kıdem Tazminatı tavanının, asgari ücretin 7, 5 katı olduğunu, 2002 yılında 4,85 kata gerilediğini, AKP hükümetleri döneminde gerilemenin devam ettiğini ve 2025 yılında 1.79 kat ile dip yaptığını yazdı.

Bu hesaba göre; Bugünün parasıyla 1980’de 4 milyon 876 bin, 2002’de 3 milyon 153 bin TL civarında olan kıdem tazminatı tavanı, 2025 yılında 1 milyon 166 bin 375 TL’ye gerilemiş oldu.

Prof. Dr. Çelik diyor ki; “25 yıllık bir işçinin kıdem tazminatı 12 Eylül öncesine göre 3,7 milyon TL, AKP döneminde 2 milyon TL eridi!”

***

2024 yılı ikinci yarısından itibaren, bu yıl emekli olacakların emeklilik maaşının 2025 yılında emekli olacaklara göre ortalama yüzde 30 civarında daha fazla olacağı tartışıldı.

Bu farkın en az 3 yılda kapatılabileceği, dolayısıyla emeklilik hakkını kazananların emekli olmasının daha avantajlı olacağı genel bir kabul gördü.

Hükümet bu tartışmaları duymazdan geldi ve bu haksızlığın düzeltileceği güvencesini vermedi.

Bugünkü rakamlara göre sadece Türkiye Taşkömürü Kurumundan (TTK) yaklaşık 950 kişinin emeklilik dilekçesi verdiğini ve bu sayının 13 Ocak’a kadar bini bulabileceğini öğrendim.

Diğer kurumlar ve şirketler dahil Zonguldak merkezde sadece Aralık ayında 2 bin kişiden söz ediliyor. İlçelerdeki sayıyı bilmiyorum.

***

Türkiye genelinde yüzbinlerce çalışanın emekliliği söz konusu olunca, kıdem tazminatı tavanındaki küçük bir gerilemenin patronlara ne kadar kaynak yarattığını siz düşünün.

Asgari ücret tespitinde, Aralık ayı enflasyonunda TÜİK ile İTO ve ENAG’ın arasındaki, beni bile şaşırtan farkın, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Hükümet tarafından ince ince hesaplandığını görmüş olduk.

Gözleri dönmüşçesine ve adeta sinekten yağ çıkartırcasına saldırıyorlar.

Aldıkları dolaylı ve doğrudan vergiler yetmezmişçesine, işçiler, emekçiler ve emeklilerin kıdem tazminatlarına, maaşlarına çöküyorlar.

Sadece bugünümüze değil, geleceğimize de çöküyorlar.

12 Eylül 1980 darbesi ve AKP öncesinde, emeklilik tazminatı ile ev, araba, çocuklara düğün hesabı yapılırdı. Şimdi borçları ödemenin hesabı yapılıyor.

***

Emekçilerin hakları gasp edilirken Türk-Kürt-Alevi-Sünni-Müslüman- Ateist-CHP’li-AKP’li-MHP’li ve benzeri ayrım yapmıyorlar.

Ama bize yandaş olsun, muhalefet olsun tüm TV’lerden günlerdir, demokrasiden, terör örgütü liderine eş bulmaktan, çok çok önemli görüşmelerden hikâyeler anlatıyorlar.



 
 
 

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
1
2
3
bottom of page